balkangocmenleri.com

Bulgarlaştırma Sürecine Karşı İlk Ayaklanmalar 41. Yılında Sütkesiği’nde AnıldI

Çarşamba, 24 Aralık 2025   BULGARİSTAN
Bulgaristan’ın Ardino (Eğridere) Belediyesi’ne bağlı Mleçino (Sütkesiği) köyünde, Türk ve Müslüman nüfusa yönelik zorla isim değiştirme ve asimilasyon politikalarına karşı düzenlenen ilk barışçıl protestonun 41. yıl dönümü dolayısıyla anlamlı bir anma mitingi gerçekleştirildi.

Anma törenine Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) temsilcileri, Bulgaristan’dan ve yurt dışından çok sayıda konuk, sivil toplum kuruluşları ile vatandaşlar katıldı. Katılımcılar, Bulgaristan tarihine “Yeniden Doğuş Süreci” olarak geçen asimilasyon döneminde hayatını kaybedenlerin anısına saygı duruşunda bulunarak, Mleçino köy meydanındaki çeşme-anıtın önüne çelenk ve çiçekler bıraktı.

Törene, HÖH Genel Başkan Yardımcısı ve Kırcaali Belediye Başkanı Erol Mümün,
HÖH Merkez Yürütme Kurulu Üyesi ve HÖH–Yeni Başlangıç Parlamento Grubu Başkan Yardımcısı Bayram Bayram, Milletvekilleri Elvan Gürkaş, Ayten Sabri, Seyfi Mehmedali, Erbil Halim, Hüseyin Hafızov, İsmail Osman, HÖH İl Başkanı Ruşen Feyzula, Gençlik Kolları İl Başkanı Engin İdriz, Türkiye Cumhuriyeti Filibe (Plovdiv) Başkonsolosu Emre Manav, Kırcaali Bölge Müftüsü Basri Eminefendi, Ardino Belediye Başkanı İzzet Şaban (ev sahibi), Cebel Belediye Başkanı Necmi Ali, Çernooçene Belediye Başkanı Aycan Ahmet, Krumovgrad, Kirkovo ve Momçilgrad belediye başkanları, 1984 yılındaki barışçıl protestonun organizatörlerinden Rufat Ömer, baskı ve zulme maruz kalmış mağdurlar, HÖH kadın ve gençlik kolları temsilcileri, Türkiye’deki göçmen dernekleri ile HÖH temsilcileri katıldı.

Törende konuşan HÖH Genel Başkan Yardımcısı Erol Mümün, Mleçino’nun Bulgaristan’daki demokrasi mücadelesinde sembol bir yere sahip olduğunu vurguladı: “Yaklaşık yarım asır önce Rodoplar’dan, Ardino Belediyesi’nden, Mleçino’dan yükselen bu ses; Bulgaristan tarihindeki 45 yıllık karanlığın sonunun habercisi oldu. Ne yazık ki bu başlangıç bedelsiz olmadı. Annelerimiz, babalarımız, dedelerimiz ve ninelerimiz; onurlarını, isimlerini ve insanlık haysiyetlerini korumak için barışçıl bir şekilde sokağa çıktılar.”

Mümün konuşmasını şöyle sürdürdü: “Eşit haklara sahip Bulgaristan vatandaşları olarak seslerinin duyulmasını istediler; ikinci sınıf insan muamelesini reddettiler. ‘Yeniden Doğuş Süreci’nin kahramanları önünde saygıyla eğiliyoruz.”

Gelecek nesillere mesaj veren Mümün, bu tarihin unutulmaması gerektiğini belirterek şunları söyledi: “Demokrasiyi korumak ve bu mücadeleyi gelecek kuşaklara aktarmak bizim sorumluluğumuzdur. Bu tarih unutulmamalı ve bir daha asla yaşanmamalıdır.”

Erol Mümün, HÖH’ün yaşadığı zorluklara rağmen yeniden güç kazandığını ifade ederek, yaklaşan seçimlere ve Bulgaristan’ın 2026 yılında Avro Bölgesi’ne tam üyeliğine dikkat çekti: “Önümüzde ülkemiz için son derece kritik bir yıl var. Bu süreçte HÖH, ulusal sorumluluk taşıyan bir parti olarak daha güçlü ve daha birlik içinde olmalıdır. Baharda yapılacak erken seçimlerde, provokasyon ve nefret diliyle ülkeyi yönetmeye çalışanlara demokratik bir ders vereceğiz.”

Türkiye Cumhuriyeti Filibe Başkonsolosu Emre Manav konuşmasında, asimilasyon döneminin tanıkları ve Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan soydaşların hatıraları önünde saygıyla eğildiğini ifade etti. Manav, şiddete başvurmadan, barışçıl yöntemlerle kimliğini ve inancını savunan Bulgaristan Türklerinin insanlık değerlerine sahip çıktığını vurguladı.

Manav ayrıca, Türkiye’ye göç eden soydaşların ülkenin dört bir yanında eğitimden güvenliğe, spordan diplomasiye kadar birçok alanda önemli katkılar sunduğunu belirterek, Bulgaristan ile Türkiye arasındaki dostluk ve iş birliğinin teminatı olduklarını söyledi. Konuşmasını, şehitler için rahmet, gaziler için şükran dilekleriyle tamamladı.

Anma programında Kırcaali Bölge Müftüsü Basri Eminefendi tarafından dua okundu. Dualarda, kimliklerini, isimlerini ve inançlarını korumak uğruna hayatlarını kaybedenler rahmetle anıldı.

Etkinlik, Mleçino köy meydanındaki anı çeşmesine çelenk ve çiçeklerin sunulmasıyla sona erdi. Katılımcılar, geçmişin acılarını unutmadan barış, demokrasi ve birlikte yaşama iradesini bir kez daha güçlü şekilde vurguladı.

Bu anlamlı tören, Bulgaristan Türklerinin hafızasında derin izler bırakan bir dönemin unutulmadığını ve adalet, eşitlik ve demokrasi mücadelesinin kararlılıkla sürdüğünü bir kez daha gösterdi.

Kaynak: Kırcaali Haber

YORUM BIRAKIN